cennetin katları ve kimlerin gideceği

Çukur2. sezonun 34. bölümünde (67. Bölüm);Azer ve Timsah’la işbirliği yapan Yücel, Koçovalıları yok etmek için elinden geleni yaparken Yamaç, sürpriz planıyla Yücel’e karşı bir adım önde olacak. 4. Camideki süslemeler kimlerin cennete girebileceğini de anlattığını kaydeden İltar, “Cennetin 8 tane kapsı vardır bu sekiz kapıyı da burada sütunlu, kemer açıklı iki kanatlı Fenerbahçe'de 2022-23 sezonunun yapılanmasında takımda ayrılıklar yaşanacağının açıklanması dikkatleri 'Kimlerin gideceği' sorusuna çevirdi. Berke Özer ve Jose Sosa İsa: Kur’ân’da geçen 36. Peygamberdir. Erkek ismi olarak kullanılır. İsa İsminin Anlamı: Kurtuluş, Allah kurtarsın, Allah’ın hizmetkârı. İshak: Kur’ân-ı Kerim’de geçen 9. Peygamberin adıdır. Erkek ismi olarak kullanılır. İshak İsminin Anlamı: Gülmek, gülen anlamlarına geliyor. İsmail: Kur’ân-ı Kerim İnsanlarla dini konularda, cennet ve cehennem ile ilgili konularda konuştuğumuzda bazı kişilerden kimlerin cennete, cehenneme gideceği, kendilerinin cennete mi cehenneme mi gideceği hakkında çok iyimser dahası çok kendinden emin ifadelere şahit oluyorum. Classement Meilleur Site De Rencontre Gratuit. Cennet ve cehennemin katları kimler içindir >> Doğrusunu daima ve sadece Allah bilir. << Kur’an, Cehennem’in yedi kapısının olduğu bildirir ve bu ayetin; “cezalandırma, azgınlığın çeşit ve derecelerine göre olacağı için Cehennem’in yedi kapısı veya tabakası vardır” şeklindeki tefsîr daha çok kabul görmüştür. “Onun Cehennemin yedi kapısı vardır ve her kapıya onlardan bir grup ayrılmıştır..” Hicr, 15/44. Bu kapı veya tabakalar ise cehennem büyük derinlik, laza alevli ateş, sair pılgın ateş, ateş yakmak, sekar haşlayıcı hararet, kırmızı ateş, haviye dibi görünmeyen çukur, uçurum, hutame mahvedici, kalbleri saran ateşli kaygı, Cahim şiddetli yanan kızgın ateş şeklindedir. NOT; azabı sadece ateş olarak görmek de uygun değildir ki diğer azap türleri; Soğukla azap, Yılan akrep gibi hayvanların sokması, Başına topuzlarla vurmak, Aç bırakmak, Zakkum yedirerek bağırsakları parçalamak, Vücutları büyültülerek azabın şiddetlendirilmesi, İrinli su içirmek, Gayya kuyusuna atmak, Uçurumlardan yuvarlamak, Zifiri karanlıkta azap, Büyük azap veren pis kokulara maruz bırakmak, Azapların her gün katlanarak çoğaltılması, Sonsuza kadar azap edilmesidir. Yine cennetin İbn Abbâs gelen bir rivayette, yedi tabakası olduğu haber verilmektedir. Bunlar; Firdevs, Adn Cennet’i, Nâim Cennet’i, Daru’l-Huld, Me’va Cennet’i, Daru’s-Selâm ve İlliyyûn’dur. Bu tabakalardan her birinde, müminlerin yaptıkları iyi işler karşılığında girecekleri veya yükselecekleri derece veya mertebeler vardır. Buraya kadar mevcut fıkıh ve kelam ilmindeki bilgileri yazmakla yetindik ve yazı konumuz bunlardan ziyade temsili bir izaha aittir. Cennet ve cehennemin katları kimler içindir? Bir kez daha doğrusunu daima ve sadece Allah bilir diyerek devam edersek; Cehennemin katları; 1. En üst ve zemine yakın kat; Sıradan ve kusuru olan, ibadetleri noksan, zekatları eksik, salih amelleri zayıf, imanları tahkiki ve tafsili olmayan müslümanlar, gözlerle günah ve haram işleyenler, diğer dinlere mensup olup ta şirke bulaşmayanlar, ibadet ve tesettür ile yetinenler, 2. Bir alt kat; Büyük günah işleyen, haramdan sakınmayan, büyüklenen ve aşağılayan, ezen müslümanlar, eziyet edenler, işleri zorlaştıranlar, adak ağacından medet umanlar, nazar boncuğu ile korunma bekleyenler, İslam’ı şekilcilik yaparak yaşayanlar, tesettür ve ibadetle yetinenler, 3. Bir alt kat; kafirler, inkarcılar, yalanlayanlar, dine yalan söyletenler, uydurma hadis üretenler, şeytan işi pisliklere dalanlar, uğursuzluğa inananlar, fal ve gayba dalanlar, sihir ve büyü ile eşler arasını açanlar, cinlere tabi olanlar, Kur’an’ı mişnalarla yer değiştirenler, Peygamber üzerinde tartışmasız kişiler şeyhperestler atayanlar, kişilik ve iradelerini mürşide terk eden müridler, türbelerden medet v eşifa umanlar, 4. Bir alt kat; zalimler, hak yiyenler, adaletsiz olanlar, kötü yönetenler, bozguncular, cana kıyanlar, tacizciler, kız çocuklarını diri diri toprağa gömenler, Hz. Nuh ve Hz. Lut as’un hanımları, masum kadınlara iftira atanlar, tefecilik riba yapanlar, mafyalar, caniler, uyuşturucu tacirleri, vatan hainleri, müridleri yoldan çıkaran çıkarcı mürşitler, zenginlere adaleti biraz daha eşit ! dağıtanlar, arsa açmak için orman yakanlar, hayvanlara eziyet edip öldürenler, yeryüzünün sularını-havasını-toprağını kirletenler, 5. Bir alt kat; DİNCİLER, Münafık ve mürailer, aldatan ve kandıranlar, dini tarikat, cemaat, hizip, fıkra, mezhep vs bölenler, Allah’a iftira edenler, kamu malına, yetim ve komşu hakkına sarkanlar, rüşvet alanlar, iltimas geçenler, yolsuzluk yapanlar, çoklukla-servetle övünenler, büyücüler, tecavüzcüler, bebek katilleri, kafir ve müşriklerle oturup kalkanlar, adaletsiz kadılar, evlatlarını saltanatın bekası uğruna öldürenler, işi ehil ve liyakatli olana değil de sadık ! olana verenler, 6. Bir alt kat; Teslis inancındaki veya Allah’a oğul, kız yakıştıranlar, kötü çığır açanlar, 7. En alt dip kat; şeytan ve müşrikler, peygamberleri öldürenler, riya ve gösterişle dindarları kandıranlar. Cennetin katları; 1. En alt kat; Allah’ın razı olduğu sıradan mü’minler kalpten iman edenler, kendilerine iyilik edenler, şefaatle cennete girebilenler, zekatı kırkta bir uygulayanlar, namazı aksatarak kılanlar, namuslu kalanlar, diğer dinlere mensup olup ta iman edenler, farzları yerine getirenler, Allah’tan korkanlar, DİNDARLAR, dinen reşit olmadan vefat edenler, 2. Bir üst kat; Salih amel, ahlak da ileri gidenler, gaziler, vatan uğruna mücadele edenler, Allah’a ve civarına iyilik edenler, ibadette devamlı ve huşulu olanlar, hayratları devam edenler, yalana müracat etmeyenler, aldatmayanlar, kanmayanlar, samimi olanlar, adaletle yönetenler, dünyada acılar ve hastalıklarla boğuşup sabırla sebat edenler, sefaletle yaşayıp rızıkla yetinenler, helalle yetinip harama el uzatmayanlar, Allah’ı sevenler, 3. Bir üst kat; alimler, tecdit erleri, içtihat ile dine nefes aldıranlar, faydalı keşif yapanlar, değer üretenler, örnek ahlak sahipleri, cihat erleri, dine hizmette ileri gidenler, hakkaniyeti savunanlar, imanlarının emri olarak hicret edenler, Allah için seven-Allah için nefret edenler, 4. Bir üst kat; Peygamber hanımları, Hz. Meryem, Firavunun karısı, can kurtaranlar, suçu bağışlayanlar, zulme direnenler, tabiata ve yeryüzüne olumlu katkı sağlayanlar, akıl ve ilmi aşkla buluşturanlar, ulusları ve dini kurtaranlar, güzel ve iyi çığırlar açanlar, haksız yere öldürülenler, 5. Bir üst kat; Sıddıklar ve şehitler, salihler, veliler, sahabelerin has olanları, iman ile Allah’a koşulsuz teslim olabilenler, zulme karşı isyanda canını kaybedenler, tevhid erleri, takvaya sarılanlar, Allah’ın sınırlarını aziz bilenler, mazlumlar, nerede zulüm varsa oraya cihat için koşanlar, gönül kapılarını Allah’a açmaya vesile olan din alimleri Mevlana, Şems, Yesevi, Yunus Emre, Tabduk Emre vs. 6. Bir üst kat; Bildik bilmedik tüm Peygamberler, 7. En üst kat; Peygamberimiz, diğer 3 Büyük Peygamber ve Allah dostu Hz. İbrahim as Peygamber. Burada yazılanlar mizansen olarak misal verilmiş hal ve amellerdir ki doğrusunu daima ve sadece Allah bilir. Lakin cennet ve cehennem tabakalar halindeyse ve katlar arası yükselme mümkün ise ve takva Allah katında üstünlük derecesi ise kulun akibeti de amel defterlerine ve niyetlerine bağlı olarak farklı olacak, günah veya sevabın büyüklüğü ve etkisi sonsuz yaşamın seviye ve mahiyetini etkileyecek, yenen haklar sahiplerine iade edildiğinde durumlar değişecek, Allah’ın rahmet ve şefaati her şeyi örtecek, o gün bazı yüzler gülecek bazı yüzler kararacaktır. Ayetlerden anladığımız kadarıyla cehennem ağzına dek dolacak, cennetler tenha kalacaktır çünkü Allah cehennemi insan ve cinlerden dolduracağına cehennemin dolacağına yemin etmiştir ve O’nun cennetleri doldurmakla ilgili ahdi yoktur. Gayba ait bilgi daima ve sadece Allah’tadır. Burada haşa gayemiz örnekleme yaparak, mü’minlere, iman ve ibadet durumlarını gözden geçirmeleri için öğüt vermekten ibarettir. Çünkü ecel veya kıyamet saniye kadar yakındır ve ecel halinde iman asla kar etmez. O halde, Kur’an mü’minleri için saadet ve kurtuluş iman ve salih ameldedir, hak ve adalettedir, tevhid ve takvadadır. Bunların kalplerde bulduğu veya bulamadığı yer ve kıymet ise, cennet ve cehennemdeki akibeti ve katmanı belirleyecek veyahut A’raf’a zorlayacaktır. İman, Yüce Allah’a koşulsuz inanmak ve teslimiyettir, güvenmektir. İman edenlerin elbet cehennemden çıkıp cennete geçeceğini bildiren Peygamberimizdir ve yine şayet hadis doğruysa cehennemin yarıdan çoğu kadınlardan teşkil olacaktır. O halde korkmak ve kendimizi hesaba çekmek zamanıdır. Kimse yerli veya kadın veya Arap olduğu için cennete veya cehenneme gitmeyecektir. Her kul aksine iman ve ibadetine, niyet, teşebbüs ve ameline, ahlak ve namusuna, salih ameline bakılarak, şahitler huzurunda yazılı ve ispatlı vaziyette, zerrece haksızlık yapılmadan hesaba çekilecektir. Burada maksadımız sadece iyilikleri ve kötülükleri mukayeseli olarak sıralamak ve cehalet ve samimiyetlere o nispet oranında kıymet vermeyi öğütlemektir. Akıl ve kalp iyi ve güzeli emretmeli, yanlışlardan sıyrılmayı nasihat edebilmeli, Kur’an’a dönüşün yolunu her kim ve ne tıkıyorsa ondan kurtulmayı başarabilmelidir. Kimin nereye gideceğini, hangi katta olacağını ve orada ne kadar kalacağını bilen sadece Allah’tır ama bir gerçek vardır ki iman edip salih amel işleyenler için korku olmayacaktır. Rabbim hakkımızda hayırlısını ve güzelini nasip etsin. Amin! Sırat Köprüsü, Araf, Yerin, Göklerin, Cennetin ve Cehennem’in Katları,YEDİ KAT GÖKLER VE MELEKLERİ kat göğün adı ARİBA dır. Renkli nurdan ve kırmızı yakuttandır. Buradaki melekler erkek insan şeklindedir. Koruyucu baş meleğin adı RAKYAİL dir. Bu katın melekleri ayakta durup, Allah korkusundan ağlarlar. Sürekli Allah’ı tesbih ederler. Tesbihleri” Subhaneke vebihamdihi adede halkıhi ve zinete arşihi ve midadi kelimatih” Altıncı göğün adı RAKA dır. İncidendir. Buradaki melekler Gılman şeklindedir. Hepsi Rükudadır. Baş koruyucu meleği KEMHAİL dir. Tesbihleri” Subhane külli şey in” Beşinci göğün adı DİNEKA dır. Altından dır. Melekleri huri şeklindedir. Oturur vaziyettedir. Baş koruyucu meleği SEMHAİL dir. Tesbihleri”Subhanel halıkın nuri vebihamdih” Dördüncü göğün adı ERKALUN dur. Gümüştendir. Melekleri at şeklindedir. Baş koruyucu meleği KAKAİL dir. Tesbihleri” Subhanel Melikil Kuddus Rabbuna ve Rabbul Melaiketi Verruh ” Üçüncü göğün adı MAUN dur. Sarı yakuttandır. Melekleri kartal şeklindedir. Baş koruyucu meleği SAFDAİL dir. Tesbihleri” Subhanel Melikil hayyıllezi la yemut” İkinci göğün adı KAYDUM dur. Kırmızı yakuttandır. Melekleri deve şeklindedir. Baş koruyucu meleği MİHAİL dir. Tesbihleri” Subhane zil izzeti vel Ceberut” Birinci göğün adı BERKİA dır. Yeşil zebercedden krizalit dir. Melekleri sığır şeklindedir. Baş koruyucu meleği İSMAİL dir. Tesbihleri” Subhane zil mülki vel Melekut” KAT YERİN ALTINDAKİ TABAKALAR VE ORALARDA Adı DİMKA dır. Berşem adında yaratıklar vardır. Onlara da hesap ve ceza Adı CELCE dir. Burada Tamaslar vardır. Bunlar birbirlerini Adı ARKA dır. Burada büyük akrepler vardır. Bu akrepler katır büyüklüğünde ve mızrak şeklinde kuyrukları vardır. Kabes adında bir kavim vardır. Yiyecekleri toprak, içecekleri çiğ Adı HARBA dır. Burada dağ büyüklüğünde zehirli ejderhalar vardır. Bu tabakada Cülhamlar vardır. Cülhamların gözleri ve ayakları yoktur. Adı MELESEL dir. Burada mıhtat lar vardır. Onlarda birbirlerini Adı SİCCİN dir. Burada Kutafe’ler vardır. Cehennem ehlinin amel defterleri buradadır. Kutafeler kuş şeklindedir. Elleri insan eli, kulakları sığır kulağı, ayakları koyun ayağı biçimindedir. Yeme ve içmeleri Adı UCBA dır. Burada Cusumlar vardır. Cusumlar siyah renkte, kısa boyludurlar. El ve ayakları pençe TABAKALARICehennem 7 tabakadır. Cehennemde; gök gözlü, sağır ve merhametsiz zebaniler vardır. Baş zebaninin adı MALİK dir. Cehennemin 7 de kapısı Adı CEHENNEM dir. Günahkar müslümanların azap Adı SAİR dir. Hıristiyanların azap Adı SEKAR dır. Yahudilerin azap Adı CAHİM dir. Şeytanların ve dininden dönenlerin azap Adı HUTAME dir. Kafirlerin ve yecüc mecüc ün azap yeridir. GAYYA KUYUSU bu 5. Adı LEZİ dir. Sihir, büyü yapanlar ve putperes ile ateşe tapanların azap Adı HAVİYE dir. Allah’ı inkar edenlerin ve münafıkların azap VE CENNETLERİN İSİMLERİALLAH CC. Arş ve Kürsi’nin altında, 7kat göklerin üstünde, Arşın nuru ile birbirinden yüksek 8 cennet yaratmıştır. En yüksek olanı ALLAH’I CC. görüleceği ADN cennetidir. Bu cennet hepsinden yüksek ve şereflidir. Cennetin toprağı misk, taşı cevher, bitkisi zaferandır. Cennette ayrıca nehirlerde Beyaz inciden olup, adı DARÜL CELAL Kırmızı yakuttan olup, adı DARÜS SELAM Yeşil zebercetten olup, adı CENNETÜL MEVA Sarı mercandan olup, adı CENNETÜL HULD Beyaz gümüşten olup, adı CENNETÜL NAİM Kırmızı altından olup, adı CENNETÜL FİRDEVS Sarı miskden olup, adı CENNETÜL KARAR Eldeğmemiş inciden olup, adı CENNETÜL ADN KÖPRÜSÜSırat köprüsü; bin yıllık yolu yokuş, bin yıllık yolu iniş, bin yıllık yolu düz olmak üzere üç bin yıllık yoldur. Kıldan ince, kılıçtan keskin olarak tabir edilir. Cehennemin üzerine kurulur. İnsanlar dünyadaki amellerine göre bu köprüden geçecektir. Kimi göz açıp kapayıncaya kadar, kimi şimşek gibi, kimi rüzgar gibi, kimi kuş gibi uçarak, kimi at gibi koşarak, kimi yürüyerek, kimi sürünerek, kimi dizlerinin üzerinde sürünerek, kimide karınlarının üstünde sürünerek geçerler. Düşenler ise cehenneme köprüsünün 7 ayağı vardır. Sırat köprüsünün boyu 7 tabakadan oluşur. Yedinci tabaka diğer tabakalara göre ateş ve sıcaklık bakımından daha şiddetlidir. Her tabakanın şiddeti diğerinden 70 kat fazladır. Her tabakada 70 dağ ve bu dağların 70 bölümü vardır. Her bölümde yetmişbin zehirli ve dikenli ağaç ve her ağacında yetmiş bin dalı vardır. Ağacın her dalında da yetmişbin yılan ve akrep vardır. Yılanların boyu dağ gibi, akrepler ise katır büyüklüğündedir. Her ağaçtada korkunç görünüşlü bin meyva ve her meyvada 70 kurt ve kurtların boyuda yüz metre köprüsünde 700 bölüm ve bu bölümlerde kalınacak, beklenilecek yerlerde DENİLEN YER HAKKINDAAraf, cennet ve cehennem arasında olan bir yerdir. Araf denilen yere dört türlü insanın gireceği peygamber gönderilmeyen, iki peygamber arasında gelip geçen ve bu nedenle Allah’ın davetini işitmeyenler. Mecnun deli ve kötülüğü hayır ile şerri denk gelenlerKafirlerin buluğ çağına ermeden ölen çocuklarıAna ve babasına asi olup, fakat sonradan şehit olarak ölenlerBunlar cennete bakıp, nimetleri gördükçe ağlarlar; cehenneme bakıp, azabı görüncede DURAKLAR Kıyamette insanların biner yıl bekleyeceği 50 durak yeri olduğu rivayet edilir. Bu durakların ilki mezar başıdır. İnsanlar tekrar dirilince bin yıl mezarlarının başında beklerler. Daha sonra mahşer yerine doğru sevk edilirler. Her durakta hesaba çekilirler. Hesabını verenler diğer duraklara geçer. Veremeyenler bin sene bekler. Bu bekleme mümin kullar için bir anlık iken, imanı zayıf ve kafirler için bu bekleme aç, susuz ve çıplak olarak bin yıllık zamandır. Daha önceki yazılarımızda belirttiğimiz gibi 7 rakamı bir çok yerde karşımıza çıkmakta. Doğal olaylar ve insan yapımı bazı kavramlarda da karşımıza çıkıyor. Özellikle din ile ilgili yazılı ve sözlü metinlerde karşımıza çıktığını da gördük. Bu yazımızda 7 rakamının İslam dinindeki yeri hakkında konuşacağız. Bilindiği gibi Kur-an’da 7 kat cennet ve 7 kat cehennemden bahsedilir. Buna rağmen cennetin 8 kat olduğuna inanan alimler de mevcuttur. İbn-i Abbas’ın görüşüne göre cennet 7 katlıdır. Bunlar; Firdevs, Adn, Nâim, Daru’l-Huld, Me’va Cenneti, Daru’s-Selâm ve İlliyyûn cennetleridir. Cennet’in 7 Katı İkamet ve ebedi yer manası taşır. İçerisinde inciden yapılmış köşklerin bulunduğu söylenir. Her bir köşkte 70 yurt, her bir yurtta 70 ev ve her bir evde bir taht mevcuttur. Her çeşit bitkiyi barındıran bahçe anlamındadır. Tüm cennetlerin en üstünü olduğu söylenir. Anlamı nimet , bolluk ve refahtır. 4. Daru’l Huld Süreklilik ve sonsuzluk anlamındadır. Son varış yeri ve ebedi makam olarak düşünülür. Sığınılacak yer, mesken anlamı taşır. 6. Daru’s Selam Selamet ve emniyet anlamı taşır. Cennetin en yüksek tabakasıdır. Cehennem’in 7 katı Cehennem’in 7 katı Cehennemin 7 katı için ise aşağıdaki şekilde tanımlamalar mevcuttur. Bu tabakalar işlenen günahlara göre ve belirli topluluklara göre ayrılmışlardır. İkinci tabakadan sonraki bölümlerde Yahudiler, Hıristiyanlar, Sâbiîler, ateşe tapanlar ve müşrikler için azap çekme bölümleridir. 7 kat cehennem tanımlamaları arasında en hafif olanıdır. Muhammed ümmetinden çıkan isyankarların bu tabakaya gideceği tanımı vardır. Isı derecesi yüksek olan ateş anlamındadır. 26 ayette ve bir çok hadiste adı geçmektedir. 3. Haviye Uçurum ve derin çukur anlamındadır. Kur-an’da sadece bir yerde adı geçmektedir. Ateşin kırmak ,ufalamak ve tahrip etmek özelliğini tanımlayan bir kelimedir. 5. Leza Halis ateş anlamındadır ve Kur-an’da sadece bir yerde adı geçmektedir. Vücudun belli bölgelerini koparan ve acı veren ateş tanımı geçmektedir. 6. Sair Tutuşturmak ve alevlendirmek anlamlarını taşır. 17 ayette adı geçer. 7. Sakar Şiddetli bir sıcaklık ile yakıp kavurmak , yok etmek anlamı taşır. Sakr kökünden gelmektedir. Sönmeyen ve sürekli olarak insan derisini kavuran bir ateşten bahsedilir. Please follow and like us Cennet ne demektir? Cennetin isimleri ve mertebeleri nelerdir? Cennetin mertebeleri ile ilgili hadisler nelerdir? Kısaca cennet hakkında bilmemiz gerekenler... Sözlükte “bahçe, bitki ve sık ağaçlarla örtülü yer” anlamına gelen cennet, terim olarak “çeşitli nimetlerle bezenmiş olan ve müminlerin içinde ebedî olarak kalacakları âhiret yurdu”na denir. Cennet ve oradaki hayat sonsuzdur. Cenâb-ı Hak, âyet-i kerîmede Cennet’in genişliği hakkında şöyle buyurmaktadır “Rabbinizin mağfiretine ve takvâ sahipleri için hazırlanmış olup genişliği semâlar ve yer kadar olan Cennet’e koşun!” Âl-i İmrân, 133[5] CENNET İSİMLERİ Kur'an'da cennet için çeşitli isimler kullanılmıştır. Cennetin tabakaları olması ihtimali de bulunan bu isimleri şöyle sıralayabiliriz Cennetü'l-me'vâ şehid ve müminlerin barınağı ve konağı olan cennet, cennet-i adn ikamet ve ebedîlik cenneti, dârü'l-huld ebedîlik yurdu, firdevs her şeyi kapsayan cennet bahçesi, dârü's-selâm esenlik yurdu, dârü'l-mukame ebedî kalınacak yer, cennâtü'n-naîm nimetlerle dolu cennetler, el-makamü'l-emîn güvenli makam. İbn Abbâs gelen bir rivayette, Cennetin yedi tabakası olduğu haber verilmektedir. Bunlar, Firdevs, Adn Cennet'i, Nâim Cennet'i, Daru'l-Huld, Me'va Cennet'i, Daru's-Selâm ve İlliyyûn'dur. Bu tabakalardan her birinde, müminlerin yaptıkları iyi işler karşılığında girecekleri veya yükselecekleri derece veya mertebeler vardır. İslâm literatüründe cenneti ifade etmek üzere kullanılan isimleri ve cennet tabakalarını şu şekilde sıralamak mümkündür 1. Cennet Ebedî saadet yurdunu ifade etmek üzere Kur'an'da, çeşitli hadislerde ve diğer İslamî eserlerde yer alan isimler içinde en çok kullanılan, içindeki bütün mekân ve imkânları kapsayacak şekilde muhtevası geniş olan bir terimdir. Kur'an'da yüz kırk yedi yerde geçmektedir. İslam literatüründe ebedî saadetle ilgili vaadler, özendirici anlatım ve tasvirler genellikle cennet ismi etrafında yoğunlaşmıştır. Diğer isimler tekil olarak kullanıldığı halde, cennetin çok sayıdaki ayette çoğul şekliyle de cennât yer alması, saadet yurdunun belli bir bölgesinin değil; tamamının adı olduğunu gösterir. 2. Cennetü'n-Naîm On üç ayette geçmektedir. Arapça'da "refah, huzur, mutlu hayat" anlamına gelen nimet kelimesinden daha kapsamlı bir muhtevaya sahip olan naîm, insana mutluluk veren maddî ve manevî bütün güzellikleri ifade etmektedir. Buna göre cennâtü'n-naîm; mutluluklarla dolu cennetler manasına gelir. "Beni cennetü'n-naîmin vârislerinden kıl." Şuarâ, 26/85 3. Adn cenneti En belirgin anlamı ile ikamet etme, ikamet edilen yer demek olan adn, on bir ayette kullanılmıştır. Adn'in, cennetin belli bir bölümünün adı olduğu veya çoğul şeklinde kullanılışına bakarak, onun tamamını ifade eden bir isim olduğu anlaşılır. "Şüphesiz ki, iman edenler ve güzel amel işleyenler yok mu, işte onlar mahlukatın en hayırlısıdır. Onların Rableri katındaki mükâfatı, zemininden ırmaklar akan, içinde devamlı olarak kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan râzı olmuş, onlar da O'ndan râzı olmuşlardır. Bu, Rabbinden korkan O'na saygı gösterenler içindir." Beyyine, 98/7-8 4. Firdevs Özellikle, içinde üzüm bulunan bağ bahçe anlamına gelir. İki ayette geçer. Firdevs, cennetin tamamını ifade eden bir isim olabileceği gibi, onun ortası, en yüksek ve en değerli bölgesinin özel adı da olabilir. "Şüphesiz, iman edip güzel amel işleyenler için barınak olarak Firdevs cennetleri vardır." Kehf, 18/107 5. Hüsnâ İyilik yapanlara Allah tarafından daha büyük bir iyilikle karşılık verileceğini, ayrıca buna bir de ilave ziyade yapılacağını ifade eden Yunus 26. ayetindeki hüsnâ daha güzel, daha iyi, en güzel, en iyi kelimesinin cennet anlamına geldiği müfessirlerin büyük çoğunluğu tarafından kabul edilmiştir. Ayetteki "ziyade"den maksat da, cennetten Allah'ı görme şerefine nail olmaktır. "Güzel davrananlara hüsnâ daha güzel karşılık, bir de ziyade/fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir toz kara leke bulaşır ne de bir horluk gelir. İşte onlar cennet ehlidirler. Ve onlar orada ebedî kalacaklardır." Yûnus, 10/26 6. Dârüs's-Selâm Maddî ve manevî âfetlerden, hoşa gitmeyen şeylerden korunmuş olma manasındaki selâm ile dâr/yurt kelimesinden oluşan bu terkip, iki ayette cennetin adı veya tabakası olarak zikredilmiştir. Cennetin esenlik yurdu olduğu şüphesizdir. Gerçek esenliğin ancak cennette bulunabileceği, sonsuz hayatın, ihtiyaç bırakmayan zenginliğin, zillete yer vermeyen şeref ve üstünlüğün, eksiksiz bir sıhhatin sadece orada mevcut olduğu anlaşılır. "Halbuki Allah, Dârü's-Selâm'a çağırıyor ve O, dilediği kimseleri dosdoğru bir yola hidayet buyurur." Yûnus, 10/25 7. Dârü'l-Mukame Asıl durulacak yer, ebedî ikamet edilecek yurt manasındaki bu terkip de cennete girenlerin Allah'a hamd ve şükür sırasında bulundukları mekân için kullanacakları bir tabir olmalıdır. "O Rab ki lütfuyla bizi Dârü'l-Mukameye / asıl oturulacak yurda cennete yerleştirdi. Artık orada bize ne bir yorgunluk dokunacak, ne de orada bize bir usanç gelecektir." Fâtır, 35/35 8. Cennetü'l-Me'vâ "İman edip güzel amel işleyenlere gelince, onlar için Me'vâ cennetleri vardır." Secde, 32/19 Bu isimlerin dışında, "ev, konak, şehir, ülke" anlamlarına gelen "dâr" kelimesi, Kur'an'da dâru'l-huld ebediyet / sonsuzluk yurdu, dâru'l-âhire âhiret yurdu, âkıbetü'd-dâr, ukbe'd-dâr dünya yurdunun sonu terkipleriyle cennet anlamında kullanılmıştır. Her ne kadar İbn Abbâs Cennet'in tabakalarını yedi ile sınırlandırmışsa da, ayetlerden anlaşıldığına göre, Cennet'in bir çok tabakası vardır. Burada İbn Abbâs'ın haber verdiği ve ayetlerde adları geçen Cennet tabakaları, Cennet'in en yüksek tabakalarıdır. Çünkü bu tabakalarda da bir çok tabaka vardır. Nitekim Allah Teâlâ'nın "Nâim Cennetleri" veya "Firdevs Cennetleri" şeklindeki çoğul ifade eden ayetleri buna delildir. Ayrıca Ümmü Hârise Hadisinde bu gerçek Hz. Peygamber asm'in dilinden ifade olunmuştur. Ümmü Harise Bedir'de şehit olan çocuğu hakkında Hz. Peygamber asm'den bilgi almak üzere gelmiş ve ona Rasûlullah bir çok Cennet olduğunu belirterek, çocuğunun da "Firdevs-i Â'lâ'da" olduğunu söylemek suretiyle teselli etmiştir [Mansur Ali Nâsıf, et-Tâcü' el-Câmi' li'l-Usul, fi Ahadisi'r-Rasûl, İstanbul V/4033]. Nitekim Müslim'in Ebû Sâid el-Hudrî'den rivayet ettiği hadiste de, Allah yolunda cihat edenlerin, cihatları sebebiyle Cennet'te yüz derece yükselecekleri, her derecenin arasının ise, yer ile gök arasındaki mesâfe kadar olduğu, Hz. Peygamber asm tarafından haber verilmektedir Müslim, İmâre, 116. Hadiste sözü edilen dereceler konusunda ise şu ihtimaller öne sürülmüştür. Bu dereceleri zahiriyle anlamak mümkündür. Gerçekten söz konusu derecelerin, zahirinden anlaşıldığı üzere, birbirinden daha yüksek menziller tabakalar olması muhtemeldir. Buna karşılık, yükseklikten kasdın, Cennet'teki nimetlerin çokluğu, insanın veya bir başka yaratığın hiç aklına bile gelmemiş, gönlünden dahi geçmemiş iyiliklerin büyüklüğü veya çokluğu anlamında olması muhtemeldir. Zira Allah Teâlâ'nın mücâhide lutfettiği iyilik veya cömertlik türleri birbirinden çok farklıdır, birbirinden üstündür. Buna göre, nimetlerin fazilet üstünlük konusundaki farklılıkları uzaklık açısından yer ile gök arasındaki mesafe gibidir. Fakat el-Kadî Iyad 544/1149 birinci görüşü tercih etmiştir [en-Nevevi, Şerhu Müslim, Kahire XIII/28]. Yine Buhârî'nin bir rivayetinde Hz. Peygamber asm, Allah yolunda savaşan mücâhidler için Cennet'te yüz derece tabaka hazırlandığını ve iki derecenin arasının yerle gök arası gibi olduğunu haber vermekte ve sözlerine devamla "Allah'dan istediğiniz zaman Firdevs'i isteyin... Çünkü Firdevs, Cennet'in ortası ve Cennet'in en yükseğidir .... Firdevs'ten Cennet nehirleri doğar" buyurmaktadır. Buhârî, Cihad 4 Aynî, "Firdevs, Cennetin ortasıdır vasatıdır." cümlesini, Cennet'in en iyi yeri veya üstünü efdali olarak yorumlar ve bu görüşüne, "Böylece sizi en hayırlı bir ümmet kıldık." Bakara, 2/143 ayetinde geçen "vesetan" kelimesini delil getirir el-Aynî, Umdetü'l-Kârî fî Şerhi Sahihi'l-Buhârî, İstanbul 1309, VI/539. Çeşitli rivayetlerde Firdevs Cenneti'nin güzellikleri dile getirilmiştir. Diğer taraftan hadiste söz konusu edilen Cennet dereceleri arasındaki mesafelerin çeşitli rivayetlere göre "yüz senelik mesafe", "beş yüz senelik mesafe" şeklinde değiştiğine işaret edelim el-Aynî, aynı yer. Bütün bu ayet, hadis ve âlimlerin yorumlarından Cennet'in birçok tabakası olduğu anlaşılmaktadır. Bu tabakalardan bazılarının daha yüce ve nimetlerinin daha güzel veya daha efdal olması sebebiyle isimleri bize bildirilmiştir. Firdevs Cenneti mertebece en yüksek olan Cennet tabakasıdır. Ayrıca bk. et-Taberi, Tefsir, Mısır 1954, XVI/37-38 YAZI İLE İLGİLİ BENZER YAZILAR CENNETTEKİ EN BÜYÜK NİMET CENNETİN IRMAKLARI CENNET NİMETLERİ CENNETİN GENİŞLİĞİ NE KADARDIR? CENNETTE YORGUNLUK VE BIKKINLIK OLACAK MI? MÜSLÜMANLAR CENNETE NASIL GİREBİLİR? CENNET NEDİR, NASIL BİR YERDİR? İslam ve İhsan Hak Taâlâ, yedi yer altında bulunan yeşil kaya, kırmızı öküz, büyük balık ve büyük denizden aşağıda kendi haşmetinden yedi tabaka cehennem yaratmıştır ki, birbirinden aşağıdadır. Her tabakanın arası beşyüz yıllık mesafedir. Cehennemin yedi kapısı vardır. her birinin içinde ateşten yetmişbin dağ vardır. Her dağda ateşten yetmişbin vâdi vardır. Her bir vâdide ateşten yetmişbin kale vardır. Her kalede ateşten yetmişbin ev vardır. Her ev içinde ipler, sandıklar, tokmaklar, topuzlar, zincirler, bukağılar, köpekler, yılanlar, zehirli akrepler, kaynar ve irinli sular, zehir ve zakkum emsali bin türlü azap vardır. Onda kara yüzlü, gök gözlü zebani melekleri vardır ki, cümlesi sağırdır ve onlarda merhamet duygusu yaratılmamıştır. Öyle çoktur ki hesabı yoktur. Hak Taâlâ, zebanilere bir büyük ve heybetli melek vekil etmiştir ki, ona Mâlik derler. Yedi cehennemin hâkimi ve kapıcısı odur. 1. KAT CEHENNEM Cehennem derler ve azabı, ötekilerinden hafif, daha zariftir. Bu, Muhammed Ümmetinin âsileri için yapılmıştır. Sair Hıristiyanlar onda eserdir sakar Yahudiler için kararlaştırılmış ebedî duraktır. Cahim Mürtedler ve şeytanlar için azabı elimdir. Hutame Gayya kuyusu ondadır. Ye'cüc, Me'cüc ve kâfirlerin yeridir Leza Puta tapanlar, ateşe tapanlar ve sihirbazlar için hazırdır. Haviye O, mülhitleri, zındıkları, yalancıları ve münafıkları kucaklayıcıdır. onun ateşi, harareti, azap ve şiddeti hepsinden üstündür. Cehennemin tabakalarının tümü, yedibin tabakadan ziyadedir. Allahım, bizi cehennem azabından koru; affınla ey bağışlayıcı! kaynak mafiretname

cennetin katları ve kimlerin gideceği